Beyond a wedding: THE DREAM COME TRUE!

Veee aylar sonra FeelBeyond'a döndüm. Özlemle, hevesle ve harika haberlerle...

Ortadan kayboluşumun hikayesini anlatmaya geldim size. Neden mi yoktum? Çünkü bendeniz evlenmekle meşguldüm! :)

Buyrun size A'dan Z'ye bizim evlilik hikayemiz. Tüm detayları, tüm "perde arkası" görüntüleriyle! :)

DÜĞÜNÜN KÜNYESİ:

-Tarih: 30 Temmuz 2011, Cumartesi
-Yer: Divan Palmira Boutique Hotel, Göltürkbükü / Bodrum
-Katılımcı Sayısı: 200
-Düğünün Teması: Mavi - Beyaz bir Ege düğünü! (Sevgili kocamın fikri! :))
-Gelinlik: Vakko Wedding / San Patrick
-Damatlık: İskender Smokin / Özel Dikim
-Organizasyon: Weddings By Nature - Saibe Keçeli
-Konsept Tasarımı ve tüm basılı malzemeler: Tempus Reklam, Bilgi Matbaa

Eveett, bazılarınızın buradan takip ettiği gibi biz 16 Nisan'da annemlerin Yeşilköy'deki evinde nişanlandık.

Elbise: Machka Ayakkabı: Enzo

Hemen arkasından çılgın bir ev hazırlığı başladı. Evimizi bulduk, tadil ettik, yerleştik derken aylar geçti. Ve sonra sıra en tatlı telaşa geldi. Düğün telaşı!!! :)

Ve gelinlikle başlayalım.
Herşeyden önce gelinliği seçtim. Ve klasik bir ben olarak, ilk beğendiğim gelinliği sipariş ettim! :) Vakko Wedding'den Serap Hanım benimle aynı heyecanı hissetti diyebilirim. Provaların her aşaması kız kıza parti havasında geçti. Hemen herşey hayal ettiğim gibiydi. Bir prenses gelinliği!!! Tüller, danteller, uzun duvak, kuyruk, Allah ne verdiyse!!! :)

Buyrun size bir kaç prova resmi... :) (Masanın üzerindeki çikolatalar ve şampanya Betty'nin prova şenlikleri... :) Bize zaten eğlenmeye bahane lazım, Vakko'dan elimizde koca bir Moet Chandon ile çıktık! :))

Ve düğünün yer seçimine geldi sıra... Biz daha teklif aşamasında Bodrum'da evlenmek istediğimize karar vermiştik... Neden mi Bodrum? Bilmem, ikimiz de çok sevdiğimizden, orada evimiz olduğundan ve neden olduğunu bilmediğimiz ama kendimizi orada hep çok mutlu hissettiğimiz gerçeğinden belki...

Bodrum iyi hoş da, Bodrum'da düğün yapmak inanın çok kolay değil.

1-Çok mekan yok
2-Mekan olsa bile, organizasyon firması yok
3-Herkesin gelip gitmesi çok zor
4-Uçaklar çok pahalı :(:(:(
vs vs vs...

Ama yılmadık! Biz çok istedik, tüm sevdiklerimiz bizden çok istedi ve tam 200 davetli Türkiye'nin ve hatta dünyanın her yerinden o günü bizimle paylaşmaya Bodrum'a geldi! :)

Sevgilimin bir kritik müdahalesi daha tam bu noktada işe yaradı. Dedi ki, "Neden Divan Palmira olmasın?".

Ben dedim ki, "Yok artık, orası bizim boyumuzu aşar!"

Ama şu nikahta keramet vardır, Allah rıskını verir falan hikayeleri doğruymuş meğer! Evet biraz zorlandık ama HARİKA bir düğün yapmayı başardık. Kendi imkanlarımızla, sevdiklerimizin güzel duaları ve içten paylaşımlarıyla! :)

Buyrun size mekandan bir kaç kare...

Mekan seçtikten sonra sıra geldi organizasyo  firması seçmeye... Önce İstanbul'daki firmaların kapısını çaldık. Ama yok olmuyor, nakliye parası, elemanların yol parası, konaklama parası, astarı yüzünden pahalıya geliyor... Son anda ben forumlar senin, oteller benim arayıp dururken Saibe Hanım'ın ismini geçirdim elime... Dediler ki, Bodrum'da düğün yapacaksanız sadece Saibe Hanım size yardım eder. Gerisi yalan... Ve işte şansımız tam da burada döndü. Saibe Hanım'la sadece tanışmadık, sadece çalışmadık, aynı zamanda çoook daha sevdik birbirimizi... Ben gerek yok dedim, o "olmaz yapıcam" dedi. Ve en sonunda düğünümüzü bir masal yerine çevirdi. Ya da ben öyle hissettim, bilmiyorum!!! :)

Konseptimiz mavi/beyaz'dı. Eşim İzmir'li... Biz Yunan müziklerini, ege yemeklerini, ege gecelerini çok severiz... O zaman dedik, her şey mavi / beyaz olsun! Ve tam bu noktada benim işte de çalıştığım sevgili reklam ajansı girdi devreye... Dediler ki, "Sen bu işi bize bırak". Bize harika bir davetiye tasarladılar! Hem mavi / beyaz, hem de asil ve büyülü... Matbaa sahibi Ahmet Abi'm dedi ki, sen bırak ben basarım her şeyi... Amma şanslıymışım, şimdi yazarken anlıyorum. Benim için, mutlu olayım diye pek çok insan çalıştı! Ama sonuca değdi! :) Buyrun bir kaç örnek...

Konseptimizi taşıyan basılı malzemelerimiz şunlardı:

-Davetiyeler
-Anı defteri
-Menüler
-İsim Kartları
-Teşekkür hediyelerinin üzerindeki küçük kartlar
-Nikah şekerleri için kağıt külahlar

Ve tabii düğünde de temamızı taşıyan pek çok şey vardı. Mavi masa örtüleri, beyaz sandalyeler, sandalyelerin arkasındaki mavi kurdele ve çiçekler, pastadan sonra gökyüzüne bırakılan mavi balonlar. :) Ve hatta pastamız bile küçük mavi cupcake'lerden oluşuyordu. :)

Düğünün bu detaylarını belirledikten sonra sıra annemin gönlünü yapmaya, yani kınayı planlamaya geldi. Kına Bodrum'daki evimizin bahçesinde oldu. Önce "sadece aile büyükleri" diye yola çıktık. Ancak en sonunda 80 kişinin katıldığı bir mini düğün yaparken bulduk kendimizi... :) Bence kına da düğün kadar neşeli ve eğlenceliydi.

Eltim ve aynı zamanda çok yakın arkadaşım Zeren bir kapalıçarşı çıkartması ile kına malzemelerini temin etti... Bu kına işi ciddi bir sektör! :) Neler mi aldık?

-Kızlara kına için kırmızı tüllü taçlar
-Kınada dans etmek için pullu kemerler
-Pullu mendiller
-Hatıra kınaları
-Bana kırmızı bir kaftan ve onun tül eşarbı
-Avuçlara yakılan kınalar için üstü güllü pamuktan eldivenler

Evi kendimiz süsledik. Euroflora'dan tüm tülleri, kurdelaları, gül toplarını ve gül yapraklarını ben aldım. Misafirlere etli gelin pilavı, su böreği, zeytinyağlı yağrak sarmadan oluşan bir türk menüsü ikram edildi. Tatlı olarak el yapımı bir tepsi ev baklavası vardı. Bütün bunları servis etmek için Eurofloradan "Bride to be" temalı kağıt tabak, bardak ve peçeteler aldım. Hepsini kargoya verdim, hooppp Bodrum'a yolladım. Renklerimiz fuşya, türkuvaz ve beyazdı. Tam Bodrum renkleri!
Peki ben ne giydim kınada? Altın rengi kat kat şifon, üstü pul ve payetlerle işli bir elbise. Nişantaşı'ndaki Lynn'den aldım. Alırken fark etmedim ama sonra göbek atarken doğru bir seçim yapmışım dedim kendi kendime. Pek memnundum halimden! :)

İşte klasik bir kızlar resmi! Herkes rengarenk!!! :) En sağ başta yengem var! :) Mucuckk yengem! :)

 Kayınvalidem ve ben :)

Ve işte Hürrem Sultan anlarım! :)

Müstakbel eşim gece geç saatte geldi kınaya, ben ayakkabıları atmışım... :)

Kınanın ertesi günü düğün vardı. Şimdi an be an düğün hatıraları ile baş başa bırakıyorum sizi... Ben susayım resimler konuşsun...

 Odada hazırlanmaya başlarken... İnsan sadece sevilmek, öpülmek istiyor o gün! Kızlar bol bol şımarttı beni! Ceco ve Merve bu karede.

 Ve işte en büyük aşkım! Kaan'ım! (Az önce çikolata yemiş, çaktırmayın! :))

 Ve takılar, süsler püsler! Ayakkabı özel yapım. İnci küpe ve kolyeler de! Küpeler Demet'imin hediyesi. Yüzük annem tarafından yaptırıldı. Kate prensesse ben de öyleymişim. Onunkine benzer safir ve pırlantalı harika bir yüzük! Annemmm.... :)

 Ve Pronovias'tan annemin yoğun ısrarları ile aldığımız prenses tacım! :)

Gelinlikten bir kare! :)

 Damat'ın aksesuarları da pek havalı! Kol düğmeleri babamın damadına nişan hediyesi! :)

 Düğün hediyelerimiz, beyaz organze kesede iki gül mum! Euroflora'dan bena aldım, kendimiz yaptık! Pek güzellerdi! :)

Ve makyaj malzemeleri... Neredeyse hepsi NARS! :) François Nars bana plaket verse yeridir! :)

 Hehe, bu resim çok komik! :)

 İşte bu saatlerde acayip heyecanlanmaya başlamıştım!!! Iyyyyyyykkkkk! :)

 Kuaförümüz, Bodrum'daki Trend Kuaför'den Remziye Hanım'dı. Saç ve makyaj ona ait. Kendisi bu karede duvağın içinde kaybolmuş! Hehe! :)

 Aynada makyaja son bir bakış! :)

 Biz kızlar hazırlanırken, erkek tarafı da boş durmamışşş!!! :)))

 Ve fahri terzimiz Onur Kurt damadın son rötuşlarını yapar! Elleriyle giydirir! :)

İşte aynada son bakış! "ÇOOOKKK yakışıklı mı olmuşum ne?" :) Hehe :)

Ve odadan çıkıyorum. Birbirimizi ilk gördüğümüz an! Benim gözlerim dolu dolu! :)

 Burada aşkımız 10'a katlamış durumda! Tamamen ambiyans ve günün heyecanı diyelim! :p

 Ama kocam çoook mu yakışıklı ne?! Maşallah diyelim... :)

 Güzel resim! :)

Ve bir de siyah beyaz... Olmazsa olmaz! :)

 Yakından, derinden! :)

Duvağımı çok sevdim! Ama sadece nikaha kadar taşıyabildim! :( Çok ağırrr! :)

 Ve işte yürüyoruz! nikaha doğru! Önümüzde minik nedimelerimiz. Ellerinde gül yaprakları. Arkada güzeller güzeli nedimem Ekin'in duvağımı taşıyor!

 Heyecan dorukta. Müzik, "The Rock" filminin soundtrack'i. Çok duygusaldı! :)

 Minikler yaprakları atıyor! :)

 Ve o an! Tam o an ezan okundu! İkimiz de çok sevindik! :) (Şahitlerimizin güzelliğine dikkat! :))

 Bana sordular, "istiyor musun" diye. "Evet çok istiyorum" dedim. Herkes güldü! :)

 Huzur... Allah herkese nasip etsin. Gönülden dilerim! :)

Artık karı-kocayız. Havuz başında bir kare! :)

 Kayınpederim ben çok istedim diye İzmir'den zeybek ekibi getirtmiş. Bana sürpriz. Müthiş oynadılar! Çok sevindim! :)

 Ve eğlence başlarrr! :)

 İşte düğünün bombası: Otelimizde kalan Orhan Baba gelip yanımıza bizi kutladı. Nasıl sevindik anlatamam. BÜYÜKSÜN ORHAN BABAAA! :)

 Ama fena sıcak oluyor dans ederken! :)

 Etekler foraaaa! :)

 Ve işte "toast" konuşmaları! 6 arkadaşımız bizim için konuştu o gece. Muhteşemdi! Nikah şahidim Demet konuşurken!

 Ve son konuşma, Neda'mın konuşması. Ağlıyoruz hepimiz! Neda 7 yaşından beri arkadaşım. Söyledikleri unutulmazdı! :)

Ve Petek ağlar. Mutluluktan tabii ki! :)

 Ve mavi balonlar altlarına takılan maytaplarla yıldız yıldız göklere uçtu! :)

 Sonra da pasta kesildi! :) Mutluyuz o an, herkes olsun inşallah! :)

 Gecenin sonu, gençler Shipahoy'a eğlenmeye gitti. Ben de mini elbisemi giydim. Elbise: BCBG Max Azria, Ayakkabı: Nine West, Saç Çiçeğim: Şişli'de bir şapkacıdan. :)

 Babamın omzunda biraz dinlence... :)

Ve eğlenceye devam etmek için, Divan'a veda ediyoruz! :)

Resimlere bakarken bir kez daha mutlu oldum! Herkes için içinde sevgi olan birliktelikler, sevdikleriyle paylaşılan mutlu ve eğlenceli düğünler istedim bir de... :) Tek gerçek büyü, sevmek, huzurlu bir kalple evet diyebilmek ve sevdikleriyle bu mutluluğu paylaşabilmek. Ben bu post ile tanıdığım tanımadığım herkesle paylaştım. Belki sizlere de bulaşır, şans getirir diye... :)

Kalın sağlıcakla! ;)